Her yanan yüreğin bir künyesi var… Her künyenin okunmaya değer hikayesi Samanyolu’nda ekranlara geliyor…
Dizimiz 93 yılında güneydoğuda geçmektedir. Terör olaylarının tavan yaptığı bu yıllarda yurdun dört bir yanındaki ailelere her gün acı haberler ulaşmaktadır. Bölgede askerlik yapan gencecik çocuklar teröristlerle mücadele ederken, aileleri de evlerinde bin bir acı ve özlemle haberleri takip etmektedirler. Gözyaşı her gün farklı bir evden ama aynı gerekçeyle akmaktadır. Ancak bölge için göz ardı edilen bir gerçek daha vardır. Anılan bölgede askerler evet şehit olurken, aynı zamanda bölge halkı da bundan ciddi zararlar görmektedir. Terör onları da vurmakta ve birçok aile paramparça olmaktadır. Evler yakılmakta, insanlar terör ya da devlet yanlısı diye sınıflandırılmakta ve devlet yanlısı olanlar teröristler tarafından aileleriyle birlikte öldürülmekte, küçük çocukları zorla dağa çıkarılmaktadır. Hikâyemizin temelini de bu oluşturmaktadır. Bölgede yaşayan bir çocuk (Teğmen Kemal) kazandığı kara harp okuluna giderken geride kalan ailesi teröristler tarafından vahşice katledilir. Geride sadece kahramanımızın küçük kardeşi Zehra kalır. Ancak Zehra teröristler tarafından kaçırılmış ve terörist olmuştur. Hatta Zehra’ya ailesinin askerler tarafından öldürüldüğü yalanı söylenir ve buna inandırılır. Askeri okuldan mezun olan Teğmen Kemal'in bundan sonraki tek amacı doğup büyüdüğü yerlerde terörle mücadele etmektir. Tabi birde kız kardeşi Zehra'yı bulmak... Dizinin ana hikayesi kahramanımızın kaçırılan kardeşini araması ve bu sırada başına gelen olaylardır. Kahramanımız bölgeye gidip birliğine katılınca kardeşini aramaya başlar. Bu sırada görev yaptığı köydeki bir kıza aşık olacaktır. Ne yazıktır ki aynı kıza terörist lider de aşıktır... Dizi de asıl hikâyelerin yanında kahramanımızın komutanı olduğu timdeki askerlerin hikâyeleri de bizim için vazgeçilmezdir. Bu hikâyelerde terörden bir şekilde etkilenen ya da etkilenecek insanların hikâyeleridir.
"denilir ki gelincikler şehitlerin olduğu yerlerde açarmış...
Hepimiz birer gelincik olduk buralarda..."